Veda Hutbesi Kadınların Hakları

Veda Hutbesi, Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.) tarafından Veda Haccı sırasında 9 Zilhicce Cuma günü, zevalden sonra Kusva isimli devesinin üzerinde Arafat Vadisi'nin ortasında yaklaşık 124 bin Müslüman'ın şahsında bütün insanlık âlemine hitaben verilen bir hutbedir. Bu hutbenin önemli bir bölümü kadın haklarına ayrılmıştır. Peygamberimizin Veda Hutbesi'ndeki bazı bölümleri kadınlar ve hakları ile ilgilidir.

Bismillahirrahmanirrahim. Hamd Allah'a mahsustur. Ona inanır ve ondan yardım isteriz. Allah kime rahmet ederse, onu hiç kimse kandıramaz. Kötü yola düşürdüğünü de hiç kimse hidayete erdiremez. Şahadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. O tektir, eşi, ortağı, dengi ve benzeri yoktur. Yine inanarak söylerim ki, Muhammed onun kulu ve elçisidir.

Ey insanlar! Dikkat ediniz ki, Müslümanlıktan önceki bütün adetler kaldırılmıştır. Cahiliye dönemindeki güdülen düşmanlık ve kan davaları da tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Ey insanlar! Kadınların haklarını bilmelisiniz ve gözetmenizi isterim, bu nedenle Yüce Allah'tan korkmanızı dilerim. Siz kadınları Allah'ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah'ın emri ile helal bildiniz. Sizin kadınlar üzerinde, onların da sizin üzerinizde hakları vardır.

Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız, yatağınıza sizden başka kimseyi almamaları ve hoşlanmadığınız insanları sizden izinsiz eve almamalarıdır. Eğer bu kurallara uymazlarsa, yatağınızı ayırın ve bu da kâfi gelmezse çok az dövmenize, korkutmanıza izin verilmiştir.

Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerinin temin edilmesidir. Ey Müslümanlar! Size iki emanet bırakıyorum; bu emanetlere inanarak uyarsanız yolunuzdan hiç ayrılmazsınız. Bu emanetler Allah'ın kitabı Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimizin (S.A.V.) sünnetidir.

Ey insanlar! Sözümü iyi anlayınız ve aklınızda tutunuz. Müslüman, Müslüman'ın din kardeşidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeştir. Müslüman'ın Müslüman'a malı da canı da haramdır. Ancak gönül rızası ile verirler ise helal olur. Allah'a hiçbir şeyi şart koşmayın, haram olandan kaçının, haksızlık yapmayın, yalan konuşmayın.

Ey insanlar! Sizden beni soracaklar, ne cevap vereceksiniz? Sahabe-i kiram hep birlikte cevap verdi: "Allah'ın elçiliğini bildirdiniz, görevinizi hakkıyla yerine getirdiniz, bize helal ve haram olanları öğrettiniz" diyerek cevap verdiler.

Bu sözlerden sonra Peygamberimiz (S.A.V.) şehadet parmağını kaldırdı ve cemaatin üzerine çevirip indirdi ve şöyle söyledi: "Şahit ol ya Rab, şahit ol ya Rab, şahit ol ya Rab!"

Bu hutbe, kadının toplumdaki yerini ve haklarını belirlerken aynı zamanda Müslümanlar arasında kardeşlik ve adaletin önemini vurgulayan evrensel bir mesaj niteliğindedir.